ateşten duvarlar örmüş gözlerin okunası bakışlarında soluklanır dün ışığı sönük uykusu ayağa dikilmiş bir akşamın ardındaydı hazırlıksız gün
sokakların kirli adresleri ele verirken başı boşluğu sarhoş nârâsı kadın mücâdelesi tadını bırakır gecenin siyah dudağına
izi silinmez uğultular alır yerini ve yeniden yazılır melodisiz sözleri
törpülenmiş pençesiyle sırtımı tarar geniş bir hayâl öğütülmüş sıcağın tuzlu teri gezinir yakamın etrafında biraz ıslak biraz da rüzgâr kokar tenin esmer rengi
aslında hiç istemedim dilenmedim de
(b)gitti tebessümler kurudu yüzümde (b)gitti toprağa gömüldü hayat benle
ölüm rüyânın yataklı yastığıydı sadece ama , ölmedim , öldürmedim de . . . !
vakit birbirine yetişmeyen gömlek misali dar gelir b/edene peki nedir şimdi dersin ezberi !