Charlotte Perkins Gilman, yaşadığı dönemin çok ilerisinde fikirlere sahip ve bu fikirleri eserlerine yüksek empati kabiliyetiyle aktaran, feminist edebiyatın ilk ve önemli isimlerinden. Sarı Duvar Kâğıdı ve Diğer Öyküler yalnızca yazdıklarıyla değil aktivist kimliğiyle de tanınan Gilman’ın yedi öyküsünü bir araya getiriyor.
Çalışmak yok. Sosyalleşmek yok. Yürüyüş yok. Yazmak yok. Sarı duvar kâğıdı var; saatler boyu bakmak serbest. Gilman, kadın hastaları dinlemek yerine ısrarla yatak istirahati öneren, dönemin cinsiyetçi tıp yaklaşımını topa tutuyor. Gilman’ın doğum sonrası deneyimlerinden de yararlanarak kaleme aldığı “Sarı Duvar Kâğıdı”, yeni doğum yapmış bir annenin tedavi adı altında deyim yerindeyse hapsedilerek deliliğe sürüklenişini anlatan, feminist edebiyatın değerli bir örneği.