Kadim Hint bilgeliğini, kültürel ve manevi mirasını modern dönemde belki de en iyi Tagore temsil eder. Tagore, Hint düşüncesine ve özellikle Upanishadlar’a dayalı mistik ve manevi anlayışı benimsemiş, diğer tüm kastlara, inançlara ve dinlere açık reform hareketinin de önderlerinden biri olmuştur. Sadece Hint düşüncesi ve maneviyatının değil, Buddhizm, İslâm ve Hıristiyanlığın özünde olduğuna inandığı sevgi, birlik vb. düşüncelerinin işlendiği, Doğu ile Batı’nın, geleneksel ile modern bilgilerin kaynaştırılmaya da çalışıldığı bir okul kurdu. Bu okul daha sonra üniversiteye dönüştürüldü.
S?dhan?, Tagore’un Bengal’deki okulunda verdiği derslerden meydana getirdiği bir derlemedir. Dolayısıyla modern bilgileri de özümsemiş bir şekilde, Hint maneviyatına ve kutsal metinlerine son derece derin ve özlü, mükemmel bir giriş niteliğindedir. Tagore, modern ve Batılı okuyucuların, Hint kutsal metinlerinde ortaya çıkan ve halihazırda tezahür eden Hindistan’ın kadim ruhuna temas etme fırsatı bulabileceklerini düşünmüş ve bu amaçla *arzu edilen belli bir bilgiye ya da hedefe ulaşmak için uygulanan yöntemsel disiplin ve pratikler* anlamındaki S?dhan?’yı meydana getirmiştir.
Eser sekiz denemeden oluşmaktadır: *Bireyin Evrenle İlişkisi*, *Ruh Bilinci*, *Kötülük Problemi*, *Benlik Problemi*, *Sevgide Anlamak*, *Eylemde Anlamak*, *Güzeli Anlamak* ve *Sonsuzu Anlamak*. Bu denemeleriyle Tagore, her şey ile olan ilişkimizi idrak etmenin, Tanrı ile birlik yoluyla her şeye nüfuz etmenin insanların nihai gayesi ve yerine getirilmesi gereken bir görevi olarak kabul edilmesi gerektiğini vurgular.