Çağımız Mitolojiler çağı değil. Mucizeler ve olağanüstü olaylar çağında da yaşamıyoruz. Aramızda yarı tanrı kabul edilen kahramanlar dolaşmıyor. Peygamberler ya da meleklerle omuz omuza da yaşamıyoruz. Mucizeler çağında, aklı aciz bırakan, insanların anlamakta güçlük çektiği olaylar artık neredeyse tamamen sıradanlaştı. Bütün bunların yerine modern bilim ve teknoloji geçmişte olağanüstü yeteneklerle donatıldığı kabul edilen kahramanların yapıp ettikleri şeyleri birkaç saniyede yapan araçlar ve imkânlar üretti. İnsanlar artık duydukları, gördükleri ve tanık oldukları hiçbir şeye şaşırmıyorlar.
Mucize kabilinden kabul edilen olayların modern bilim tarafından üretilen araç ve imkânlar tarafından sıradanlaştırılması aynı zamanda insanlar üzerinde olumsuz bir etki de yaptı. Körlük ve duyarsızlaşma etkisi meydana getirdi. Yani bir nevi his yitimi. Bu “his yitimi" veya körlük, gerçekte mucize kabilinden olan birçok olgu ve olayı da göremememize neden oldu. Aslında hep tanık olduğumuz ve mahiyeti itibarıyla birer mucize olan dört olağanüstü gerçeği yani var oluş, doğum, yaşam ve ölüm gerçeğini.