Hiçlik bir yok edilme biçimi, tükenme, insanın ortadan kaybolma sanatıdır. İnsanın nesnelerle kurduğu çarpık ilişkiyi, teknolojide ve en çok da fotoğraf aracılığıyla somutlaştırır Baudrillard.
“İmgenin ayarı tamamıyla bozulmuştur. Fotoğraf, her şeyin fraktal ve mikroskobik boyutlarda görüntülenmeyi şart koştuğu, ne olursa olsun görülebilmeyi sağlayan bir teknoloji çılgınlığıyla her şeyi olağanüstü ayrıntılı bir şekilde sunarak yok edebilen bir şeye benzemektedir. Burada fotoğraf artık biçim oyunlarıyla fotoğraf olma özelliğini yitiren bir şeyden çok, tıpkı değişik ağlar içinde zihinsel bir şekilde eriyip gidebilen ve artık tamamıyla bir hayalete dönüşebilen birey gibi, dünya da kendine ait bir imgeden diğerine kendiliğinden sıçranmasını sağladığı otomatik bir yer değiştirme işlemine benzemektedir.”
Zamandan söz ettiğim sırada onun varlığını hissedemiyorum.
Bir yerden söz ettiğim sırada o yer ortadan kaybolup gitmiş oluyor.
Bir insandan söz ettiğim sırada o insan ölmüş oluyor.