*İşte bu vakit kolu kanadı kırılıyor günün bir halk, şarkısını gömerken toprağa. Çırpınıyor avucumun içinde göğsünü yırtıp arzın o milyon sesli mızıkası. Kıyamet gibi hep ölü çocuklarla tanışmaktan korkuyor oğlum gözlerini kapatıp. Ki duruyor her yerde rengârenk, cıvıl cıvıl eliyle koymuş gibi bir ölüm atlası.*