Orhan Veli’nin hikâyelerinde ortak bir özellik vardır. Bu sanatın önemli bir tarafını oluşturur. Hikâyecilerimizin çoğu hikayelerini, tek fikir, tek his, tek olay, önem verdikleri karşıtlıklı veya karşıtlıksız tek durum çerçevesi içinde işlerler. Orhan Veli böyle yapmaz; hiçbir hikâyesi tek bir temanın gelişmesi ve ısrarlı etkisi ile kurulmamıştır. Orhan Veli’nin hikâyeciliğinin zengin ve ileride verimli olabilecek tarafı çeşitli unsurlarla meydana gelmiş terkiptedir.
Bir bütün olarak hikâyelerini düşünecek olursak, gerçeğin başlıca unsurlarını buluruz: Cemiyetin tezatlı görünüşü (fakirlik, zenginlik, işsizlik, açlık, zenginlik ümitleri, hayalleri v.s.), doğa sevgisi, yaşama zevki, ölüm meselesi vs. Fakat bunlar bize üzerinde ısrarla durulan birer mesele gibi ve çevresinden soyutlanmış olarak değil de, hayatın doğal akışı içinde sakin ve ahenkli bir şekilde verilmiştir.