1950`lerden bu yana edebiyat dünyasında görünmeye başlayan Ahmet Oktay, gençlik yıllarından itibaren kendini Marksist bir çevrede bulur. İlk şiirlerinde toplumcu gerçekçiliğe sıkı sıkıya bağlı iken özellikle 1960`lardan Marksist estetiğe yönelttiği kuramsal eleştirilere gündeme gelir. Altmış yıllık yazarlık hayatına 56 kitap sığdıran yazar, sadece şiirleriyle, değil entelektüel kimliğiyle de Cumhuriyet dönemi edebiyatının önemli isimlerindendir.