Melisa Arslan

@melisaarslan
Üye
trip .
location_on Rize
calendar_month Ağustos 2024 tarihinde katıldı
İncelemeler
#Edebiyat - @melisaarslan
İnceleme
4 ay
Bir kitabı özetlemek , incelemek ne kadar zor ? sorulsa , aklıma gelebilecek ilk yazar ve kitaplardan biridir Oğuz Atay Tehlikeli Oyunlar . Alışılmışın dışında , roman tekniğinden uzak, kuraldışı bir teknikle yazılmış bir eser.
Romanlarında devrik cümleler kurmayı seven Oğuz Atay, paragraf boyutuna uzanan uzun cümleler kurmayı seven bir anlatıma sahip.Bu nedenle sık sık anlatım bozukluklarına da düşen Oğuz Atay’ın bu romanı bilinç akışı tekniğine dayalı, daldan dala, fikirden fikre atlayan bir üslup ve anlatımla yazılmış.

Kitabın bazı bölümlerinde kafamın çok karıştığını belli etmek isterim. Belki de yazar bunu bile isteye yapmıştır. Toz konduramıyorum. Romanda karakterin monologları çok fazla . Umutsuz ve karamsar, aynı zamanda esprili Hikmet’in iç dünyasını okumak bende çok güzel duygular uyandırdı. Uyandırmakla kalmayıp, yeni duygulara kapı açtı. Kafasındaki Albay Hüsamettin ile konuşmaları belki de dünyaya haykıramadıklarıydı. Hikmet Benol , belki de Oğuz Atay’ın bir yansımasıdır. Kim bilir ?

Sevgili Atay’ın hızlı geçişleriyle aklım bulanıp kitaba odaklanmakta zorlandıysam da bu kitabı sevmeme engel olan bir sebep değildi. Anlaşılan yazar bizim aklımızla yeni oyunlar peşindeydi. Hikmet’e biraz rahat verip, bize yönelmişti belki de . Anlamlı sözleri ufkumu açtı. Ne güzel yazmışsın Oğuz Atay ! dedim çokça içimden . Cümlelerin altını çizmekten yoruldum .
Yazarın ruhuna rahmet diliyorum.
Okunması önerilebilecek kitaplardan birisi olarak rafımda yerini aldı . Teşekkürler Oğuz Atay !
Tehlikeli Oyunlar
Oğuz Atay - İletişim Yayınevi - 2024
#Edebiyat - @melisaarslan
İnceleme
4 ay
Yazmak için yazmak değil , hakkını vererek yazmak bu olsa gerek .
Güncel konular ve konuların bilinmeyen bir çok yüzünü açıklayıcı kalemiyle okuyucunun önüne sürmüş yazar .
Bir Çift Ayakkabı
Sunay Akın - İş Bankası Kültür Yayınları - 2024
@melisaarslan
İnceleme
4 ay
Kitabın giriş yazısını kaleme alan Meral Çelen bu büyük ilgiyi Yaşar Yaşamaz’ın ağzından şöyle açıklıyor :
“...Ünümün bu kadar yaygınlaşmasına, beni bu kadar sevmenize ilk zamanlar akıl erdiremiyordum ama, şimdi biliyorum artık... Nasıl hepimizde biraz Don Kişot’luk varsa, demek biraz da Yaşar Yaşamaz’lık varmış... Başıma gelenler yabancınız olsaydı, sever miydiniz beni, arar mıydınız?
Gerçekten de öyleydi !
Yaşar Yaşamaz devlet okuluna kayıt olabilmek için o güne kadar çıkarılmamış olan nüfus kağıdını çıkartmak için babasıyla birlikte nüfus müdürlüğüne gidiyor ,Kayıtlarda babasının kaydedilmiş olan doğum tarihi doğru olarak geçirilmiştir. Yani 1897’de doğan babasının 1911’de yine doğru olarak Yaşar’ın annesiyle evlendiği kaydedilmiştir. Ancak aynı kütükte Yaşar’ın 1896’da yani babasından bir yıl önce doğduğu ve 1935’te Çanakkale Savaşı’nda şehit olduğu yazmaktadır. Henüz 12 yaşında olan Yaşar kayıtlardaki yanlışlık yüzünden yaşamıyor görünmekte , bu yüzden ona nüfus kağıdı verilmemektedir. Durumu düzeltmeye çalışan Yaşar’ın babası Reşit oğlunu devlet okuluna göndermek adına aylarca nüfus müdürlüğünün kapısını aşındırır. Yalnız hiçbir sonuç elde edemez. Yaşayan Yaşar yaşamıyor sayılmaktadır. Böyle olunca baba da,oğul da duruma gönülsüz olarak boyun eğiyor ..
Okurken çokça kez gülebileceğiniz , keyif veren bir kitap . Emeğe sağlık !
Yaşar Ne Yaşar Ne Yaşamaz
Aziz Nesin - Nesin Yayınevi - 0
@melisaarslan
İnceleme
4 ay
Ah Jack London . Bir çok kitabını okumama rağmen hala kitaplarının istediğim gibi bitmemesine alışamadım . Ama yine şaşırtmadın , bir solukta okuduğum bir kitap oldu . Özetle ,

Martin Eden gemi tayfasına dahil kaba saba bir adamdır. Ancak bir gün karıştığı bir kavgadan aristokrat bir ailenin oğlu onu dayak yemekten kurtarıp evine yemeğe davet eder. Kendisini böylesine üst düzey bir aile içinde bulan Martin evin kızı Ruth a aşık olur ve kendisini sorgulayıp değişmeye çalışır...
Okuduğu kitaplar, kendi hayatından sıyrılışı, onlara dahil olmaya çalışması ve sonunda kendisini her iki hayata da ait hissedememesi...

Çok beğendim. Martin Eden karakterini, sevgisini, mücadelesini, düşüncelerini, onurlu duruşunu gerçekten hayranlıkla okudum. Bu kitapta aşk, felsefe, siyaset, sınıfsal mücadeleler, hayal kırıklığı ve malesef ki vazgeçiş var. Okunması önerilebilecek kitaplar arasında çoktan rafımda yerini aldı . Teşekkürler Jack London !
Martin Eden
Jack London - Kaldırım Yayınları - 2017
#Tarih - @melisaarslan
İnceleme
4 ay
Anadolu’daki Türk geçmişini sadece Selçuklulara yığmadan anlatma iddiasında olsa da Danişmentliler ve Artuklular gibi devletlerin sürece katkısını Selçuklular kadar ayrıntılı ele almasını beklerdim. Ama bizans kaynaklarını değerlendirmesi öğretici.
Bizans ve Müslüman Türk Anadolu’nun Doğuşu 1040-1130
Alexander Daniel Beihammer - Koyu Siyah Kitap - 2022
#Felsefe - @melisaarslan
İnceleme
4 ay
Modern bir düşünürün,kendisinden iki yüzyıla yakın zaman önce yaşamış bir düşünürü vukufla yorumlayışı.
Taylor,Hegel’in hangi düşüncelerinin miladı dolmuş,hangilerinin ise bugün hala anlamlı olduğunu kendi düşünce penceresinden dile getiriyor .
Hegel ve Modern Toplum
Charles Taylor - Kolektif Kitap - 2021
#Edebiyat - @melisaarslan
İnceleme
4 ay
Sol Ayağım,
Uzun zamandır okumayı düşündüğüm önemli bir eserdi. Beyin felci geçiren, konuşamayan, yürüyemeyen bir çocuk Christy. Ve aynı zamanda şu an incelemesini yazdığım kitabın yazarı, Christy.
Sol ayağıyla yazdığı kitabın…

Beyin felçli olan ancak doktorlar tarafından zihinsel engelli olarak teşhis konan yazarın, başta annesinin olağanüstü desteği olmak üzere, ailesinin (babası ve kardeşleri), çevresinin ve uzman personelin de yardımı ile verdiği yaşam mücadelesi bu eserde yalın, doğal ve akıcı biçimde anlatılmış.

Kitap, beyaz perdeye de biyografi olarak aktarılmış ve film de oldukça ilgi görmüş durumda.

Gerçek bir yaşam hikayesinin anlatıldığı kitapta;

* Yazarın çocukluğundan itibaren yaşadığı bedensel, bilişsel ve ruhsal değişim,
* Bir annenin doktorların zihinsel engel diye kestirip attığı teslimiyetçi teşhisi kabul etmeyerek, oğlunun yaşam mücadelesini koşulsuz ve aralıksız olarak olağanüstü bir gayret ve özveriyle desteklemesi (ki oğlu annesini yaşam savaşında en önemli silah arkadaşı olarak tanımlıyor),
* Bünyesinde bedensel engelli barındıran bir ailenin örnek yaşam biçimi,
* Özel durumdaki hastaların eğitimi, tedavisi ve topluma kazandırılması sürecinde çevrenin, eğitimcilerin ve sağlık uzmanlarının örnek tavır ve davranışları,
* Engelli bir bireyin pes etmek yerine, kendisinden daha güç durumda insanların da bulunduğunun da bilinciyle mücadelesine aralıksız devam etmesi başarıyla ele alınmış.

Oldukça etkileyici , bir o kadar da şükür etmeyi hatırlatan bir yaşam öyküsü . Vesile olan , kaleme alan , emeği olan herkesin yüreğine sağlık . Okunması önerilebilecek kitaplar arasında yerini aldı . Sol Ayağım
Sol Ayağım
Christy Brown - Nora Kitap - 2021
#Edebiyat - @melisaarslan
İnceleme
4 ay
Ayşe Hümeyra Ökten ..
1925 yılında İstanbul Fatih'te doğdu. Babası Mahmud Celaleddin Ökten, Osmanlı ulema sınıfından müderris ve felsefe hocasıydı. Cumhuriyet'in ilk döneminde tıp eğitimi alıp doktor olan, henüz asistanken Kızılay'ın ilk kadın doktor görevlisi olarak hacca giden Ayşe Hümeyra Ökten'in hayatı bu yolculukla değişmiş. Medine'ye bağlanan Ayşe Hümeyra Hanım 1960 yılından sonra Medine ve İstanbul arasında mekik dokumaya başlamış. Yaşamının yarım asrını hastalarına adayan ve tek başına bir vakıf gibi hizmet veren Ayşe Hümeyra Ökten Medine'ye gidip gelemem düşüncesiyle hiç evlenmemiş. Neden evlenmediğini şöyle anlatıyor , Beni çok etkilemişti ilk okuduğumda .. “Medine'ye çok bağlanınca evlilik engel olur diye istemedim. Elhamdülillah şimdiye kadar da hiç pişman olmadım. Bir de 'Ben Müslüman hanımım, günüm akşam saat dokuza, ona kadar sokakta geçiyor, böyle evin annesi olur mu? Ben erkek olsam böyle kadını istemem' diye düşünürdüm. Diğer taraftan hastalara gitmesem olmaz, zaten ucuz bakıyorum diye bana geliyorlar. 'Her eve bir anne ama yedi mahalleye de bir doktor lazım, işte o doktor ben olayım' dedim.” Her iki kelamından biri , Ya Rabbi bana her sene hac nasip et, buraya her sene geleyim' diye dua edermiş .Duaları geri çevirmeyen Rabbim ,kabul buyurmuş ki ,ondan sonra her hacda Arafat'ta olmuş. Ayşe Hümeyra Hanım'a annesinin bir sözünü okuduğum günden beridir unutmam “Kızım artık gitmesen, çok gidip geldin' demiş. Hümeyra Hanım'ın cevabı ise “Anneciğim hayatta bağlandığım tek yer orası, oradan koparsam hasta olur, yıkılırım' olmuş .
Çok etkilendiğim bir kitap . Çok etkilendiğim bir hayat . Kitabın okunmasını mutlaka tavsiye ediyorum . Ayşe Hocama Rabbimden rahmet diliyorum , Fatihalarımızı eksik etmeyelim .
Dindar Bir Doktor Hanım
Ayşe Hümeyra Ökten - Timaş Yayınları - 2024
#Edebiyat - @melisaarslan
İnceleme
4 ay
Romanı mükemmel kılan birçok etken var . Bunlardan bir tanesi kitapta hiç bir şeyin isminin olmaması . İsimsiz bir ülkede isimsiz bir şehirde isimsiz insanların başlarına gelenler anlatılıyor. Diğer bir özelliği ise kitapta nokta ve virgül dışında hiçbir noktalama işaretinin kullanılmamış olması ,oldukça ilginç .

Körlük kitabının konusu ise , İsimsiz bir ülkenin isimsiz bir şehrinde ani bir salgın hastalık başlar. Herkes Beyaz Körlük denilen hastalığa yakalanmaya başlar. Hastalığın özelliği insanları kör etmesi fakat karalık yerine her şeyi bembeyaz görmeleridir.

Salgının yayılması sonrasında devlet önlem olarak hastalığa yakalananları karantina altına alır . Hastalığın ilerlemesi nedeni ile karantina bölgesindeki insanlara kimse yaklaşmak istemez. Bunun üzerine bölgede düzen tamamen bozulur. Çeteler kurulmaya ve güçlü olanın zayıfa eziyet ettiği bir yer haline gelir. İşler daha da kötüye gidince bölge de yaşayan bir doktorun eşi gizlice çete liderini öldürür fakat bu işleri daha da kötüye sürükler. Karantina bölgesinde ayaklanma çıkar ve herkes kaçar. Şehirde de hastalık tamamen yayılmıştır.
.
.
Herkesi esir alan Beyaz Körlük hastalığı etkisini yavaş yavaş kaybeder geride kalan bu salgından çıkarılan dersler kalır , herkes tekrardan görmeye başlar . Covıd19 salgını sebebiyle , kitabı okurken çokça kez yaşanılanları yaşıyorken daha iyi hissederek okudum . Okunması önerilebilecek kitaplardan birisi olarak rafımda yerini aldı .
Körlük
Jose Saramago - Kırmızı Kedi Yayınevi - 2024