Kendine güvenen üç adam Ve aşka susamış üç kadın. Günlerden bir gün üç adam, Çıkmış karşısına üç kadının .
Olur demiş üç adam , olur sevdik biz üç kadını. Derken zaman durur yürek yanaxr. Ve sever üç kadın da üç adamı sebepsiz.
Seneler geçer , vakit yorgun bir kış gecesi. Üç adam sever üç kadını , hepsi çok mutlu.
An gelir değişir yürek, Ve üç adam cam gibi kırar , Pamuktan da narin üç yüreği.
Üç adam , biraz tedirgin kendinden şüpheli. Ve üç kadın hem öfkeli hem kederli. Sene geçer , vakit tamam bir yürek yangını her yer. Üç kadın umutsuz ... Ve herşeyi kaybeden üç adam pişman, sabaha karşı.
Üç adam , sevdiği belli belirsiz. Ve üç kadın aşka direnen , zamana yenik.
An gelir , kaybeder cesareti üç adam. An gelir gücüne güç, yüreğine acı katar üç kadın.
Zaman geçer , yaralıolsada iyidir artık yürek. Üç adam pişman, Üç kadın düşman...
Bakalım yaşıma kaç kitap sığdırmışım ?? Çoğu kütüphanemde olan kitaplardır. 500'e yakın kitabım vardı. Bir kısmını deprem bölgelerine ve köy okullarına gönderdim. Bir kısmını öğrencilerime hediye ettim. Ödünç alıp okuduklarım da var tabi ki. Okuyup etkilendiğim bir kitap. Kesinlikle okunmalı.
Yazmak özgürleştiriyor ruhumu. Mürekkebim bitene kadar değil yüreğim sönene kadar yazıyorum / yazacağım. Esir olan kelimelerim özgürlüğüne kavuşuyor hece hece. Yaşım kadar değil acım kadar yazıyorum/ yazacağım. Yazmak gönlümün aynasıdır, Bakıp bakıp yanacağım ya da umulmaz akşamlarda ansızın söneceğim.