Hangi leylâ aldanır bir mecnunun sesine Kanatlarında arar yitiğini gezginler Süvari, küheylanı hisleriyle dizginler Kanı damlar her gece şiirin rahlesine Ya sen, ey nazlı bahar, duyar mısın âhımı Arıyorum yıllardır kalbinde, sabahımı
Etrafını bu kadar iyi tanıyan ,karşısındakinin ta içini bu kadar keskin ve açık gören bir insanın heyecanlanmasına ve herhangi bir kimseye kızmasına imkan var mıydı
Artık inanamıyoruz; ama inanana inanıyoruz. Artık sevemiyoruz; yalnızca seveni seviyoruz. Artık ne istediğimizi bilmiyoruz, ama bir başkasının istediğini isteyebiliyoruz. İstemek, yapabilmek ve bilmek eylemleri terk edilmedi, ama bir başkasına devredilerek, genel olarak ilga edildiler. Zaten her halükarda ekranlar, videolar, röportajlar arasında artık yalnızca başkaları tarafından görülmüş olanı görüyoruz. Artık yalnızca görülmüş olanı görmeye yetenekliyiz. Karar verme sorumluluğunu yakında bilgisayarlara bırakacağımız gibi bizim için görme sorumluluğunu da makinelere devrediyoruz.
Solfasol dendiğinde aklınıza direkt nota geliyorsa Yüzde Kaç Ankaralısın testinden düşük puan almanız olasıdır. Ankara'nın Altındağ ilçesinde Solfasol” adlı bir mahalle vardır. Bu mahallenin adına bakıldığında gerçek ten sol ve fa notalarından oluştuğu sanılabilir lakin işin aslı öyle değil. Mahallenin esas adı Zülfazıldı. Solfasol adı da bu Zülfazıl sözünden evrilip günümüze gelmiştir. Zülfazıl kelimesi de âlim, faziletli kişi manasındadır. Neden Zülfazıl tutunamayıp Solfasole döndü, Ankara- lılara sormak gerek.
Kadının yüreği zamanla ya da mevsimle değişmez ; sonsuza kadar ölse bile asla yok olmaz . Kadının yüreği savaş yerine dönen bir kır gibidir ; ağaçlar kökünden söküldükten , çimenler yandıktan , taşla kanla kızıla boyandıktan ve toprağa kemik ve kafatası ekildikten sonra , sanki hiçbir şey olmamış gibi sakinleşir ve sessizlik çöker ; çünkü belli aralarla bahar gelir ve güz gelir ve işlerinin başına geçerler .