Çırpınan Kanatlar Evi, oldukça akıcı anlatımı, samimi diyalogları ve yazarın kurguladığı evrenle sevdiğim fantastik kurgular arasında yerini aldı. Kitabın ilk yarısında daha cok ana karakterimiz Fallon'un yaşamına ve kurgulanan evrenin özelliklerine yer verildiği icin biraz durağandı. Fakat yarısından sonra kargaların işin içine dahil olmasıyla birlikte asıl olaylar başladı ve sayfalar akıp gitmeye başladı. Zaman zaman Fallon karakterinin bir şeyleri farkına varmayısı ve Dante'ye duyduğu takıntılı aşkına sinir olsam da genel itibariyle sevdiğimi söyleyebilirim
Konusundan kısaca bahsetmek gerekirse, ana karakterimiz Fallon, Luce Krallığı'nda yaşayan ve Şişe Dibi adlı bir tavernada çalışan melez bir su fae'sidir. Fakat melez yani yarımlık olduğu için büyü yapamamaktadır. Tavernada edindiği dostları, büyükannesi ve verilen bir ceza sonrası çevresindeki herşeye tepkisizleşmiş katatonik annesi ile birlikte yaşamaktadır. Yıllar önce ilk öpücüğünü Luce prensi Dante'den aldıktan sonra ona derinden bir aşkla bağlanır. Bir gün karşısına Bronwen adlı gizemli bir kadın çıkar ve ona beş demir karga heykelini bulup özgür bırakırsa kraliçe olacağını söyler. Fallon sonunda Dante ile bir ömür birlikte olabilmek için bir fırsat bulmuştur ve bu serüvene atılmaya karar verir. Fakat çıktığı bu serüvende kendine, köklerine, toz kondurmadığı prensi Dante'ye ve krallığa dair akıl almaz gerçeklerle karşılaşır.
Genel itibariyle severek okuduğum bir kitap oldu. Fantastik severlere gönül rahatlığıyla önerebilirim. Benim için 7.5/10 luk bir kitaptı. Kitapta yetişkin bölümler oldukça detaylı yazılmış, kitap genelinde de yetişkin esprilerine ve imalara cokca yer veriliyor. O yüzden yaş uyarısına dikkat etmenizi mutlaka tavsiye ederim
İste bu kitaptan sizler için seçtiğim birkaç alıntı:
"Henüz değil fakat Fallon, emin ol ki sana zarar vermek isteyen herkes buna göre muamele görecek."
"Zaman insanların yüzlerini çok hızlı eskitirdi."
"Seni kimsenin incitmesine katlanamam, Fal. Ne kelimeleriyle, ne de hareketleriyle."