M. Mitchell'in kırk dokuz senelik hayatında yazdığı ilk ve tek eseri, bu iki ciltten oluşan, en ince ayrıntılara kadar mantıkla örülü kitap.
Kitapta bahsedilecek çok fazla sosyolojik konu vardı. Özellikle savaş, kadınlar ve toplumsal tabularla ilgili zamanın gerçeğine karşı hem ilgi duyuyorsunuz hem de iğreniyorsunuz.
Kadınların hamileyken dışarı çıkması, normal bir işte çalışıp başarıya ulaşması gibi konular zaten yasaklanmış o dönemde. Açık bir şekilde herkesin keskin rolleri var ve bu role uymayanlar toplumdan dışlanan kara koyuna dönüşüyor. Modern toplumdakinin aksine, farklılıklar arasındaki keskin çizgiler hemen göze batıyor.
Bu çizgileri aşmayı umursamayan iki karakter var kitapta. Ikisi de ana karakter diyebiliriz. Rhett ve Scarlet çifti birbirinin oldukça benzeri. O dönemde bu çıkarcı ve vurdumduymaz karakterler, açıktan açığa istediklerini yapamadıkları için Rhett ve Scarlet oldukça dikkat çekiyor doğal olarak. Onların böyle gizlenmeye gerek duymadan çıkarları peşinde koşması, her türlü etik değerleri çiğnemeleri belli ki insanları korkutuyor. Normalde ana kahraman daha doğrucu ve protagonist olmaya uygun özellikler taşır. Ancak bu kitap gerçekçi bir anlatım içeriyor.
Karakter gelişimleri, gerçek bir insanın zamanla olgunlaşması gibi doğal.