Yıl 2025, her şeyin daha kötüye gittiği bir dönem. Gamsız hayat, her gün daha da kararan bir tablo sunuyor. İnsanlar, türlü oyunlara maruz kalırken, suskun kalmayı tercih ediyor. Bu sessizlik, acıların ve katliamların üzerini örtmeye çalışıyor ama sonuç değişmiyor; yazıklar olsun hepimize.
Devlete, millete, hükümete, çıkar peşinde koşanlara, merhameti olmayanlara yazıklar olsun. Herkesin derdi, kimse bilmese de, her gün daha geriye, daha kötüye gidiyor. Adaletin kalmadığı, dertlerin unutulduğu bir dünyada, umutlar soluyor.
Güvenemedim kimseye; taşa, duvara, insana, kendime bile. Bu dünyada güven aramak, kaybolmuş bir hayal gibi. Herkes kendi çıkarını düşünürken, bizler sessiz kalmayı seçiyoruz. Yazıklar olsun bize, bu çaresizliğe, bu umutsuzluğa.
Kalbim acıdığı gün, umutların solduğu gün, her şeyin bittiği gün. İşte o gün, bugün. Ateşin yaktığı, korun düştüğü, hayallerin yıkıldığı bir gün. Son dakika çıkan reklamdık, geçtiler bizi; açmadılar, görmediler. Sessizliğimizi, çaresizliğimizi duymadılar.
Bakan olmadı bize, çıkar olunca güvenleri sarsılınca. Çok iyiydiler, çok temizdiler; biz onlara göre daha kirliydik. Düşünmediler bizi, biz onları düşündük. Hata bizde işte. Güvendik size, unuttuk desek de, unutamadık.
Yazıklar olsun hepimize. Bu adaletsiz geçmişe, geleceğe, gündüze yazıklar olsun. Herkesin derdi, kimse bilmese de, herkesin derdi her gün daha geriye, daha kötüye. Umutlar solarken, bizler yine de bir şeyler yazmaya, bir şeyler söylemeye çalışıyoruz. Ama sesimiz duyulmazken, yazıklar olsun hepimize.Yıl 2025 Hiç değişmez mi Hayat Gamsız Hayat her şey daha kötüye gider her gün daha kötü her şey daha kötü yıl 2025 Hiç değişmez mi Gamsız Hayat her gün daha kötüye gider Hiç değişmez Gamsız Hayat