Salt ve Hassan b. Sabit’in şiirlerini dinleyerek güzel şiiri Hakk`a şahit tutması sûfilerce şiirin semanın benimsenmesine yol açmıştır. Süfiler insanı nefsânî ve şehevi davranışlara yöneltmeyen, ruhun gıdası olan, güzel ses ve hoş nağmelerden oluşan şeylerin dinlenmesinin mubah olduğunda ittifak etmiştir. Kitapta anlatılan bilgilerden şu hüküm çıkıyor: "Semâ bazen katıksız haram oluyor, bazen mubah, mekruh ve bazen de müstehab oluyor." Haram olmasının durumu: Genç olan insanların ekserisi ile dünyevi şehvet kendisine galebe çalan kimseler için haramdır. Zira sema, böyle kimselerin ancak kalplerine galip gelen mezmum sıfatları kabartır, harekete geçirir. Mekruh olmasının durumu: Semayı mahlûkların sıfatı üzerine yorumlamayan, fakat onu vakitlerinin en çoğunda oyuncak yoluyla âdet edinen bir kimse içindir. Mubah olmasının durumu: Semadan hiçbir nasip almayan, ancak güzel sesten lezzetlenen bir kimse içindir. Müstehab olmasının durumu: Allah Teâlâ`nın sevgisi kendisinde galebe çalan, semadan ötürü güzel sıfatlarından başka bir sıfatı harekete geçmeyen bir kimse içindir.