Mete Tuncay, yayımlamakta olduğu “Tarih ve Toplum” dergisi için benden, içinde yaşayarak tanığı olduğum 6/7 Eylül olaylarını (faciasını) yazmamı istedi. Mete Tuncay çok sevdiğim ve değer verdiğim bir genç bilimcidir. 6/7 Eylül olaylarını hemen yazmaya başladım. Niyetim, dört-beş sayfalık bir yazı yazmaktı. Yazdıkça gördüm ki, o korkunç olaylar bu dar sınıra sığdırılamıyor. 6/7 Eylül olaylarını Böyle Gelmiş Böyle Gitmez dizisinin biçiminde ve geniş olarak yazdım. Böylece yazdıklarım, özyaşamöykümün bir parçası oldu. Çok kısa özeti “sabah” gazetesinde tefrika edilerek bu yazılarım parasal bakımdan da değerlendirildi. “Sabah”ta tefrika edilmeyen bölümleri de, istediği biçimde kullanması için Mete Tuncay’a verdim.
6/7 Eylül olaylarını anlatan bu yazılarımı Salkım Salkım Asılacak Adamlar adlı bu kitapta derledim. O salkım salkım asılacak adamlardan biri de bendim.