Beşerî yaşamın tüm kılcallarına nüfuz eden güncel pandemiye ilişkin, *teori*nin çağrısına kulak kesilen hummalı bir metin bu. Neyse ki onunla sınırlı kalmıyor: Literatür gezintileriyle, akademik havzada zikzaklar çizerek muhtevasını zenginleştiriyor. Medyaya yansıyanlar üzerinden zap yapıyor ve üretilen aktüel metinler kümesine doğru çalışkan bir keşfe çıkıyor. Bir Acil Servis hekimi de olan Özen B. Demir, bu eserinde koronavirüs nesnesi ile COVID-19 olgusunu kamu sağlığı, klinik pratik, istatistiksel yordamlar, biyoekonomi, toplumsal ekoloji, salgınlar tarihi, biyopolitik prosedürler, bulaşıcı hastalıklar antropolojisi gibi farklı izlekler üzerinden tartarak, daha ziyade *risk* ve *belirsizlik* eksenine yerleşmeyi yeğleyen bir okuma sunuyor. Mevcut krize dair temel tartışma hatlarını görünür kılan bir hafriyat ve haritalama mesaisine girişiyor. O arada toplumsal bağlamları, siyasal mevzileri, yönetsel arızaları, bedensel serüvenleri kavramaya çalışırken, ünlem işaretlerini de eksik etmiyor. Başvurulan söylem teknikleri ve açığa çıkan retorik örüntüleri üzerinden tarihsel yapıların güncel tezahürlerine, ama özellikle de, belirsizliğin iktidar aygıtındaki kaçınılmaz idarî yansıması olan *güvenlik ideolojisi*ne doğru depar atıyor. Salgının Medikopolitiği: Yeryüzüne meteor gibi düşen COVID-19 üzerine, hayli kıvrak ve tok bir muhasebe.