Necmettin Yalçınkaya, kurgusal devrimci öyküler yazıyor gibi gelebilir pek çoğunuza, ama o içinden geçtiği hayatın hikâyesini yazıyor. Bazen bir darağacı görülür, bazen bir balıkçı kız, bir de bakarsınız Çingene çadırları içinde dolanıyorsunuzdur. 78 Kuşağı devrimcilerinin en güzel yanıdır bu; bir yanları halk, bir yanları isyandır onların. Yalçınkaya, kendince kuşağının hayatına notlar düşüyor.
- Haydar Karataş
Yalçınkaya öykülerinde okuyucuyu ülke topraklarında yaşanan olaylar örgüsüyle tanıştırıyor. Hikâyelerinde insanı öylesine bir büyüler ki insan bu büyünün içinde dönenir durur. Necmettin Yalçınkaya tarafından kaleme alınan bu eserde; Anadolu topraklarından yaşam mücadelesi veren inançlı, direnen insanların hikâyelerini zevkle okuyacaksınız...
- İsmail Güner
Necmettin Yalçınkaya, bu ikinci kitabındaki öyküleriyle, bizleri yine ülkemizin kronikleşmiş gerçekleriyle yüzleştiriyor. Tutsaklığın, mahkeme kapılarının, geride bırakılan ana, eş ve çocuklarda yarattığı travmalar... Politik göçmenlik ve sarsıntıları... Bir cellâdın kendisiyle yüzleşmesi... Yalçınkaya`nın öyküleri, kimimiz için bellek tazeleme, yeni yetişen kuşaklar için ise ülke gerçeklerinin görülmek / gösterilmek istenmeyen, yok sayılan yüzü.