Çehov’un bu eseri karmaşık ve mutsuz bir anne-oğul ilişkisi, karşılıksız bir aşk, çok ünlü olduğu halde kendine güveni olmayan bir yazarın ve oyuncu olmak hayaliyle yaşayan saf bir köylü kızının yaşamını altüst edişi gibi ilişkileri sorgularken, dramatik yapısı, psikolojik açılımlardaki derinliğiyle dünya tiyatro edebiyatının en önemli ve en kalıcı yapıtlarından biri olmuştur.
Bu oyundan sonra Çehov’un tüm yapıtları Moskova Sanat Tiyatrosu`nda yıllarca sahnelenmiş, o günden bu yana Moskova Sanat Tiyatrosu’nun resmi amblemi ölü değil, kanatlarını açmış, uçan bir martı olarak kullanılmaya başlanmıştır. Tiyatronun kırmızı kadife perdesi yüz yılı aşkın bir süredir üzerindeki martı resmiyle her gece alkışlar eşliğinde açılıp kapanmaya devam etmektedir.
“Değerlerin altüst olduğu bir ara vakitte; tarih sahnesinden çekilmesi gerekenlerin gitmeye diren-diği, gelmesi gerekenlerin gelemediği, kimselerin sağlam zemine basamadığı bir zamanda geçen hikâyenin derininde, var olan düzenin çöküşünün sebep olduğu ekonomik çatışma yatar. Çöküşün aşındırdığı değerlerin, yerine yenileri koyulamadığından her tür ilişki biçimi yıpranmış, uyumsuz ve yaralıdır. Modern/gerçekçi tiyatronun en önemli oyunlarından biri olan Martı, Anton Çehov’un başyapıtıdır.” Elif Çongur Ankara Üniversitesi Dil ve TarihCoğrafya Fakültesi Tiyatro Bölümü