Söyleyeceklerimi elbette bir okur olarak söylüyorum:
Diğer edebiyatlarla karşılaştırıldığında Türk edebiyatına, onun içinde Türk öykücülüğüne dair çok fazla bir çalışma yok. Yıllar önce alıp karıştırdığımız birkaç tane benzer genişlikte olanların dışında. Verimliliğiyle övündüğümüz öykümüzün hareketliliğini ve gelişimini, ne kadar değerli olsalar da kitaplığımızda çok az bir yer tutan bu araştırmaların karşılamadığını üzülerek söyleyebiliriz. Ya da, sıkça tekrarlanan bir cümle olacak ama, öykü eleştirmenleri aynaya bakarak bunu söylemeli. Sadece mevzubahis olan bu boşluğu doldurmakla kalmayıp, edebiyat için geçersiz olan körinançlar nedeniyle birbirinden uzak duran dünyaları da içinde tutan bir çalışma, Günümüz Öyküsü. Başlık *öykü* olunca hiçbir değeri ıskalamıyor, Necip Tosun. Benzerlerine yol açacağını düşündüğüm bu çalışma için Sayın Necip Tosun’a teşekkür ediyorum. Elbette ve öncelikle bir okur olarak.