Gerçeğin Bilgisi

Çağımızın en ünlü gizemcilerinden Tibetli Doktor Lobsang Rampa kitabında, insanlığın varoluşundan beri geçirdiği evrimsel döngüleri ve bu döngülerin insanın bilinçsel değişimine olan etkilerini irdelemektedir.

Rampa ayrıca, güncel hayatımızın akışı esnasında; Paralel Dünyalar, Anti-Madde ve Dördüncü Boyut diye bilinen fizik-ötesi alemlerin enerjileriyle nasıl haşır-neşir olduğumuzu ilginç örneklerle gözler önüne sermektedir. 

Ünlü gizemci eserinde, insanın gerçeği arayış serüveninde karşılaştığı olaylar karşısında esnek olmasını; çünkü bilginin, zamanın ve mekanın şartlarına göre değişebileceğini; bu yüzden, açık bir zihne ve idrake sahip olmamız gerektiğini üzerine basa basa vurgulamaktadır. 

Rampa, kitabın son bölümünde okuyuculardan gelen soruları içtenlikle yanıtlarken, her birimizin bilgi karşısındaki kesin inançlarımızın ve önyargılarımızın da açık bir tablosunu ortaya koymaktadır.

Lobsang Rampa okurlarına, bir bilgiyi hemen kabul etmek yerine, öncelikle çok iyi bir araştırmacı olmayı ve şartlandırılmalardan arındırılmış bir bilinç halini geliştirmemizi önermektedir.

Kitabın içeriği sadece kavramsal bilgilerle doldurulmamış, çok çeşitli pratik uygulama örneklerini de kapsamaktadır.

Sana hürmet ederim Muhteşem Tanrım! Tüm Gerçeğin Efendisi, Sana geldim Ey Tanrım, ve Senin emirlerinin şuuruna varabilmek için kendimi buraya getirdim. Seni biliyorum ve Seninle bu Gerçeğin Tapınağında, Seninle var olan, iki ve kırk kanununla ahenk buldum.

Gerçekte, Senin Ahengine girdim.
Zihnimde ve ruhumda Gerçeğe yöneldim.
Senin için günahkârlığı yok ettim.
İnsanlık için kötülük yapmadım.
Ailemin üyelerine zulmetmedim.
Gerçeğin ve doğruluğun evinde, kötülük için çalışmadım.
Değersiz insanlarla dostluk yapmadım.
Öncelik beklemedim.
Benim için aşırı çaba harcanmasını buyurmadım.
Saygı görmek için ismimin yüceltilmesini ortaya atmadım.
Ezilmiş mahiyeti ihlâl etmedim.
Hiç kimseye açlıktan acı çektirmedim.
Hiç kimseye gözyaşı döktürtmedim.
İnsanın ve hayvanın acı çekmesine sebep olmadım.
Tapınağın kurbanlarının hakkını yemedim.
Yeteneğimi gizlemedim.
Memleketimden çalmadım.
Başkalarının tarlalarına tecavüz etmedim.
Satıcıyı aldatmak için terazinin kefesine ağırlık eklemedim ve alıcıyı aldatmak için göstergesini yanlış okumadım.
Çocukların ağzından sütü eksik etmedim.
Akması gerektiği zaman suyu geri döndürmedim.
Yanması gerektiği zaman ateşi söndürmedim.
Tezahüründe, Tanrı`yı reddetmedim.

Ne diyebiliriz ki… İşte! Bir Lobsang Rampa klasiği daha!… İlgiyle okuyacağınızı umuyoruz.