Geleneksel dekoru, kusursuz servisi ve görkemli görünümünün ardında yatan tehlikeli havasıyla "Cinayetler Oteli", Jane Marple’ın aradığı yerdir. Esrarengiz bir konuğun yanlış günde havaalanına gitmsiyle başlayan garip olaylar zincirinin böylesine gelişeceğini Bayan Marple bile tahmin edememiştir.
Baş Müfettiş Davy Şu Soruları Yanıtlamak Zorundaydı:
19 Kasım gecesi ne olmuştu? Malinowski`nin otelle ne ilgisi vardı? Elvira neden kaç parası olduğunu öğrenmek istiyordu? Bertram Otelinde neler oluyordu? Miss Marple odasının kapısından baktığı zaman kimi görmüştü Lady Sedgwick kapıcıyı nereden tanıyordu? Humfries polislerden neden çekiniyordu? Elvira kimden veya neden korkuyordu? Neden Lady Selina herkesi tanıdıklarına benzetiyordu? Piskopos Pennyfather neredeydi?
On Küçük Zenci ve Doğu Ekspresinde Cinayet kitaplarında sonra hâlâ insanı heyecanlandırabiliyor Agatha. Normalde yazarlar özellikle polisiye kurgularında kendilerini tekrar ederler. Hep aynı tadı verir John Verdon kitapları gibi. Lakin Agatha'nın kitaplarının her biri kendine özgü bir gizem taşıyor. Katilin kim olduğunu saklamak için de saçma karakterleri sonradan uydurulmuş delillerle suçlamıyor. Bu türü sevenlere tavsiye ederim okuduğum tüm kitaplarını.
"Bakın ben olsam, Kasım ayını seçerdim. Nisan ayında, çiçekler tomurcuklanır, ağaçlar yeşerir. Ama kasım ayı öyle mi ya... Hava enikonu kötüleşir, sert rüzgarlar, insanı iliklerine kadar üşütür, gökyüzü de daima bulutlu ve kasvetlidir. Ah, evet, ben olsam ancak Kasım ayında canıma kıymayı düşünürüm."