Bill Furlong, babasının kim olduğunu bilmeden büyüyen, karısıyla birlikte beş kızını borç harca batmadan okutup büyütmeye çalışan bir odun ve kömür tüccarıdır. Hayatın ağır yükü altında zaman zaman ezilse de Bill etrafında gördüğü meseleleri içten içe dert edinir. O yılın Noel’i yaklaşırken de kafalarını kaldıracak vakitleri yoktur; fakat Bill bir sabah manastıra siparişleri götürdüğünde, kömürlüğe kapatılmış bir genç kıza rastlar. Bu karşılaşma sadece ikisinin değil, belki de tüm kasaba halkının kaderini değiştirecektir. Ülkesinin toplumsal ve siyasi geçmişine, sıradan insanların hikâyelerine yine “küçük şeyler” üzerinden dupduru bir dille ayna tutan Claire Keegan’ın son romanı Böyle Küçük Şeyler, Umay Öze’nin çevirisiyle…
Keegan’ın gerçekçi ve güçlü cümlelerinden tek biri bile ciltler dolusu toplumsal tarih içerebilir. Her kelimesi doğru seçilmiştir ve doğru yerdedir; etkisi ise son derece duygulandırıcı, yürek titreticidir. –Hilary Mantel
Keegan nadir bulunan, hep okumak isteyeceğim bir yazar. –Richard Ford