Sesler bir bütün şimdi. Hepsini, kadının gözleri çevreleyebiliyor. Çıktı çıkacak sindiği yerden. Çocuk da. Çocuk çıktı bile. Hem de anasını, sancılar içinde yere düşürerek. Yarım can çocuk... Ama türkü de söyleyecek, büyüyebilirse. Beyaz ve özgür türküler... Türk edebiyatının ustalarından Bekir Yıldız, güncelliğini hâlâ koruyan ağalık sistemi, töre cinayetleri gibi güneydoğunun kangrenleşmiş sorunlarını en çıplak haliyle edebiyatımıza sokmuş isimdir. Beyaz Türkü adlı bu öykü kitabında ise Bekir Yıldız, hem yakından tanık olduğu Almanya serüvenine hem de güneydoğu halkının yaşamına ışık tutuyor. Almanya’ya göç eden ilk kuşak Türk işçilerinin sorunlarını, ekmek parası peşinde dilini bile bilmedikleri bir ülkenin, yabancı bir kültürün içinde barınmaya çalışan, bu kavga içinde birbirini de ezmekten geri kalmayan, gitgide kendi kimliğiyle de sorunlar yaşayan, kısaca "Alamana" deyip geçtiğimiz bu isimsiz insanları birinci elden tanıklığıyla dile getiren Bekir Yıldız, bir kez daha edebiyatın başka yaşamları aktarmadaki gücünü gösteriyor okurlara.