Birkaç dakika sonrasında kendilerini nelerin beklediğini bilmiyorlardı. Meçhul bir geleceğe doğru giderken sanki kalp atışları temposunu değiştirmişti. Yaşayacakları her bir tehlikeden nasıl korunacaklarını düşünüyorlardı. Ailelerine bu durumu izah etmek zaten imkânsız gibi görünüyordu. Endişe bulutları korku dağlarıyla birleşmiş, yağmurlu bir gecede ormanda kaybolan bir kuzunun çaresizliğini hissetmeye başlamışlardı. Bu, mutfakta kaza ile kırılan bir tabağın hesabını verememek ya da annesinin tembihini unutup ocağı zamanında kapatmadığı için yemeğin dibine tutması gibi bir korku değildi. Vızır vızır işleyen bir caddenin kenarında bayramlık elbiseleriyle yürürken çamurlu su birikintisine rastlamaya da benzemiyordu.