Tarihsel süreçte din ve dinî olguların anlaşılması noktasında pek çok yaklaşım biçimi geliştirilmiştir. Bu yaklaşım biçimlerinden biri de dinin anlaşılmasında teosentrik anlayışın yanında kültürel süreçlerin dikkate alınmasının salık verildiği antropolojik yaklaşımdır. Günümüz ilahiyat eğitiminde ve dine yönelik araştırmalarda antropolojinin neden gerekli olduğu hususu tartışmadan uzaktır. Antropolojik yaklaşıma göre hazırlanmış ilk örneklerden biri olan elinizdeki bu çalışma, dinin antropolojik boyutuna değinmekte ve Osmanlı Devleti’nin son dönemlerinden başlayıp ilahiyat eğitiminin Türkiye’de yerleşik hale geldiği bir zaman dilimine kadarki sürece ışık tutmaktadır. Bu dönemde cereyan eden din-devlet ilişkisi tartışmaları, yeni kurulan toplumsal sistemde dinin yeri ve dinler tarihi biliminin gelişmesinde antropolojik bakış açısının ve antropolojik çalışmalardan elde edilen verilerin dinler tarihi çalışmalarına etkisi konu edinmiştir. Böylece Türk dini ve kültürü odaklı çalışmalarda antropoloji, arkeoloji ve etnoloji odaklı geçmişin kültürel kodlarının inşa süreci anlaşılmaya çalışılmıştır.